Psikolog

Korto Psikoloji psikologları tarafından yazılan makalelerimize buradan ulaşabilirsiniz. Korto Psikoloji-İstanbul

Yakın ilişkiler konusunda çalışmalar yapan Prof. John Gottman'a göre bir ilişki, sürekli karşılıklı beslenme gerektirir. Gottman, ilişkilerin güçlü olması için, pozitif etkileşimlerle dolu bir ortam yaratmanın önemine dikkat çeker. Peki bu ortam nasıl yaratılır? Elbette her birey farklı kişilik özelliklerine, alışkanlıklara sahip olduğu için bir ilişkiden beklentileri, o ilişkideki davranışları ve ilişkiye bakış açısı farklı olacaktır.

Mevsime bağlı olarak gelişen duygusal bozukluk, mevsim değişikliklerinde görülen bir sorundur. En yaygını ise kış depresyonu olarak bilinir. Genllikle sonbaharla birlikte başlayan ve kış aylarında yoğun olarak devam eden kış depresyonu, özellikle iklim koşullarının olumsuz olduğu bölgelerde, kuzey ülkelerde ve kadınlarda daha sıklıkla görülür.

Sağlıklı İlişkiler için Olmazsa Olmaz Beceriler + İlişkilerde Yakınlık Kurma Becerileri İlişki grupları 2 gün, toplam 8 saat sürer. Gruplar, ilişkilerinizi geliştirmek, ilişki sorunlarınızı çözmek konusunda yardımcı olmayı amaçlar. Gruplara Korto Psikoloji uzman ekibi liderlik eder.

İşimizde en iyi verimi almak ve başarılı olmak kişilik özelliklerimiz, motivasyonumuz, işyeri koşullarımız ve iş yerindeki ilişkilerimiz gibi pek çok farktöre bağlı. Başarının sıkı çalışma ve kararlılık gerektirdiğine inanan, zorlu görevlerden hoşlanan, hatalarından öğrenebileceğine inanan, dışadönük, dürüst ve alçakgönüllülüğü birleştirebilen, kendine amaçlar koyan ve bunlara ulaşmak için çabalayan, mutlu bireylerin iş performanslarının da yüksek olduğunu biliyoruz.

Öfke, çoğumuzun zaman zaman hissettiği evrensel bir duygu. Bazıları, düzenli olarak öfkelenirken bazıları ise çok az öfkelenir. Aslında öfke normal ve sağlıklı bir duygudur. Ancak kontrolden çıktığında ve kendimize veya başkalarına zarar vermeye başladığında yaşam kalitesini düşürebilen, ilişkilere zarar verebilen, iş performansını etkileyen pek çok soruna yol açabilir.

Yapılan araştırmalara göre insanların iş yaşımındaki mutlulukları giderek düşüyor. İşini sevmeyen, iş değiştirmek isteyen ancak bunu yapamayan, bu nedenle gittikçe işinden daha çok rahatsız olan, mutsuz çalışanlar görülüyor. Pek çok kişi maddi kaygılar olmasa, şu an yaptıkları işi yapmayacaklarını belirtiyor. Peki neden? Nedenler arasında iş garantisinin olmaması ve gelecek kaygısı gösteriliyor.

Kaygı sorunları çocuk ve gençlerde oldukça yaygın. Genetik ve kişisel pek çok nedene bağlı olarak gelişebilse de, kaygı aynı zamanda anne-babanın çocuk yetiştirme tutumundan da etkileniyor. Yapılan araştırmalar çocuğa demokratik mi yoksa otoriter ve baskıcı mı yaklaşıldığının, çocuklarda kaygı sorunlarının ortaya çıkmasına etkisi olduğunu gösteriyor.

14 Nisan Cumartesi 13:00-15:00 arası "Öfkeyi Anlıyor ve Kontrol Ediyorum" Eğitim Çalışması (Workshop). Katılım ücreti 40 TL'dir. Bu çalışmada öfkenin nedenleri, öfkeyle birlikte görülen diğer duygusal sıkıntılar, öfkenin olumsuz sonuçları anlatılacak; öfkeyi kontrol etme ve bu sorunla baş etme konusunda ipuçları paylaşılacaktır. Öfke kontrolü konusunda bazı tekniklerin uygulaması çalışma sırasında yapılacaktır.

Çocuklar için anne ve babanın boşanması stres, hayal kırıklığı ve üzüntü verici, hatta kafa karıştırıcı bir yaşantı olabilir. Hangi yaşta olursa olsun çocuklar boşanma sürecinde belirsizlikle birlikte öfke, suçluluk gibi duygular yaşayabiliyor. Aslında ebeveyni boşanmış ve boşanmamış çocuklar karşılaştırıldığında, bu çocukların davranış ve duygu sorunları bakımından çok farklı olmadıkları araştırmacılar tarafından vurgulanıyor.

Hamilelik sırasında yaşanan duygusal sıkıntı ve özellikle de depresyon, oldukça sık rastlanan bir durum. Bu sıkıntıyı ise nelerin etkilediğini belirlemek, anneye yardımcı olmak açısından önemli. Annenin ruh sağlığının olumlu olması kendisi için olduğu kadar bebek için de büyük önem taşıyor. Peki hamilelik döneminde ruhsal sıkıntı için risk faktörleri neler ve annenin eşiyle olan ilişkisi bunda ne ölçüde önemli?

16 Mayıs Çarşamba 19:00 - 20:30 Bu seminerde uzmanımız mutlulukla ilgili yanlış bilinenleri, mutlulukta bireysel farklılıkları, mutluluğu arttırdığı bilimsel olarak kanıtlanan faktörleri, bu alandaki son teknikleri, eğitimleri ve psikolojik destek programlarını anlatacaktır. Konuşmacı: Uzm. Psik. Dan. Dr. Selda Koydemir Seminer herkese açıktır. Katılımcı sayısı sınırlı olduğundan kayıt yapılması gerekmektedir.

En basit tanımıyla motivasyon, belirli bir eylemi veya işi gerçekleştirmek üzere kişinin kendinden veya dışarıdan almış olduğu güçle davranışlarında kararlı ve istekli olmasını, bir amaç doğrultusunda harekete geçmesini ifade eder. Yani motivasyon davranışlarımızı etkileyen önemli bir güçtür; bizi belirli bir hedefe veya amaca doğru harekete geçirir, çalışmaya teşvik eder.

Yaşamın ilk yıllarında çocuktan gerçekleştirilmesi beklenen ayrışma, her iki cins için de aile tarafından aynı oranda beklenen ve desteklenen bir şey midir? Çocuğun ancak "optimal (en uygun) kırılma" adı verilen bir kopuş gerçekleştiği noktada ayrışmayı ve bireyselleşmeyi başarabileceği düşünülür. Bu noktada çocuk, bağımlı olduğu ebeveyn ile oluşturduğu "biz"i bırakarak "ben"e ulaşabilir.

Psikolojik yardım, ancak işinde uzman, eğitimli ve tecrübeli kişiler tarafından yapıldığında olumlu sonuçları verebilir. Bu nedenle psikolojik yardım almaya karar verdiğinizde ve merkez arayışına girdiğinizde şu soruları sormak önemlidir: İşini profesyonelce yapıyor mu? Uzmanları, bilimsel gelişmeleri ve araştırmaları yakından takip ediyor mu? Uzmanlar daha önce benim yaşadığım sıkıntıyla ilgili olarak çalışmalar yapmış ve bu konuda tecrübeli mi?

Ergenlik yılları hem genç hem ebeveyn için oldukça zor yıllar olarak değerlendirilir. Ergenin gözüyle baktığımızda anne ve baba onu yeterince anlamıyor, onu fazla kısıtlıyor, her işine karışıyor ve zaman zaman davranışlarıyla onu küçük düşürüyor. Anne ve baba ise çocuklarının onları dinlemediğini, başına buyruk olduğunu düşünüyor. Peki hal böyleyken iletişim nasıl kurulabilir?

ÜCRETSİZ SEMİNER: KENDİNE GÜVENİ ARTTIRMA YOLLARI 13 Haziran Carsamba saat 19:00-20:30 Bu seminerde uzmanımız özgüven (kendine güven) konusunda çeşitli bilgiler verecek, kendimizle ilgili duygu ve düşüncelerimizin nasıl geliştiğini, bu gelişimi etkileyen faktörleri anlatacak; iş yaşamında, kişisel yaşamda ve sosyal yaşamda kendimize daha fazla güven duymak için işe yarayan bazı ipuçlarını paylaşacaktır.

Sosyal ilişkiler ve yakın arkadaşlıklar, mutluluk kaynaklarımızın başında geliyor. Bilimsel bir gerçek: anlamlı ve sağlıklı arkadaşlık ilişkileri ve arkadaş desteği yaşam kalitemizi arttırıyor, kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlıyor, zorluklarla ve sorunlarla başa çıkmamızda bize yardımcı oluyor. Mutluluk konusunda yapılan araştırmalara, bu alandaki kitaplara baktığımızda hepsinin ortak noktalarından birinin, olumlu arkadaşlıkların öneminden bahsetmesi olduğunu görürüz.

Kronik rahatsızlığı olan bireylere medikal tedavinin yanı sıra profesyonel yardımlar arasında en önemlilerinden bir diğeri psikolojik destektir. Kalp rahatsızlığı, diyabet, multipl skleroz, böbrek hastalıkları, HIV/AIDS, astım gibi hastalıklar, kronik, başa çıkması zoldukça zor olabilen, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, maddi yükümlülük getiren, tedavi süreci nedeniyle zaman ve enerji kaybı yaşatan ve dolayısıyla aşırı stresin eşlik ettiği hastalıklardır.

Yazar: Ceren Aktürk Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) benzer gelişim düzeyindeki bireylerin gösterdiği davranışlara kıyasla daha sık ve şiddetli kendini gösteren, kalıcı ve sürekli bir dikkatsizlik ve dürtüsellik ile tanımlanan tıbbi bir bozukluktur. Günümüzde sık rastlanan bir sağlık sorunu olmasına rağmen henüz nedenlerine ilişkin kesin bir bilgi bulunmuyor.

Yazar: Melis Özman Birçoğumuzun sosyal ortamlarda kaygı duygduğu, işe yaramaz veya değersiz hissettiği ve utanma duyduğu anlar olmuştur. Ancak daha fazlasının görüldüğü bir psikolojik sorun vardır ki o da sosyal kaygı bozukluğu yani sosyal fobidir.

Depresyon, dünyada en çok karşılaşılan duygusal sorunlar arasında yer alıyor. Depresyonla birlikte ortaya çıkan belirtiler ve bunların derecesi kişiden kişiye değişiklik gösterse de, bilinen bir gerçek var ki o da gerekli yardım alınmadığında depresif belirtilerin başka ruhsal veya fiziksel sıkıntılara yol açabileceği. Depresyon elbette kişi için olduça zorlu bir yaşantı.

Klinik Psikolog Amber Dalmaz Urfalı - Çocuk ve Genç Terapisti, Aile Danışmanı Özgeçmişine ve hizmet alanlarına şu linkten ulaşabilirsiniz http://www.kortopsikoloji.com/amberdalmaz.php Klinik Psikolog Esin Ergin - Yetişkin ve Çift Terapisti Özgeçmişine ve hizmet alanlarına şu linkten ulaşabilirsiniz http://www.kortopsikoloji.com/esinergin.php Bir sorununuz olduğunu düşünüyor, ancak hangi yolu izlemeniz gerektiğini bilmiyorsanız, Psikolojik destek almak istiyor, ancak maddi koşullarınızın uygun olmadığını düşünüyorsanız, Bir yakınınızın psikolojik sorunları olduğunu düşünüyor, ancak onu psikolojik destek almaya ikna edemiyorsanız, veya Psikolojik destekle ilgili herhangi bir konuda bilgi almak istiyorsanız, Arayın veya eposta gönderin, merak ettiğiniz konuları uzmanlarımız sizin için yanıtlasın.

Klinik Psikolog Amber Dalmaz Urfalı Öfke, normal bir duygu. Öyle ki, hepimiz engellendiğimizde öfke yaşarız. İstediğimizi alamayınca, ortada bir haksızlık olduğunu farkettiğimizde, bir fırsatı kaçırdığımızda, başkaları tarafından anlaşılmayınca, kendimizi anlatamayınca veya saygısızlığa uğradığımızı düşündüğümüzde, aslolan duygumuz çoğu zaman öfkedir.

Amerika'da yapılan bir çalışma, duygusal ilişkilerde kadınların memnuniyetinin erkeklerin memnuniyetinden daha önemli olduğunu göstermiştir. Rutgers Üniversitesi'nin araştırmasına göre, erkek evliliğinde mutlu olsun ya da olmasın, kadının ilişkilerinden memnun olması erkeğin de mutlu olmasına yol açmaktadır. Sosyoloji Bölümü profesörü Deborah Carr, kadının evliliğinden memnun olmasının kocası için daha çok şey yapmasına yol açacağını, bunun da erkeğin hayatı üzerinde olumlu bir etki yaratacağını bildirmiştir.